Kayıtlar

Ocak, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

AYI POSTU GİYEN ASKERLER

 AYI POSTU GİYEN ASKERLER  Fatih, Tuna üzerindeki kalelerden birini kuşatmıştı. Kale yedi ay toplarla dövüldü. Ordu yürüyüşe geçip yaklaşırken, kaleden bir kaç ayının çıktığını gören Fatih: “Buradan hırs(ayı) geliyor’’ dedi.  Gelen ayılar askerleri görüp geri dönmüş, kalenin mağaralarına girmişlerdi. Bir kaç yürekli asker bu ayıların peşinden mağaraya daldı.  Meğer bunlar sırtlarına ayı postu geçirmiş düşman askeri imişler. Mağaraların içi kaleye geçit veriyordu. Osmanlı askerleri bu geçitleri aşıp kaleyi fethettiler. Kale çevresinin adı “Hırsova’’ kaldı.

ANAN NE GİYİNSİN SÜLEYMAN?

 ANAN NE GİYİNSİN SÜLEYMAN?  Yavuz Sultan Selim devlet harcamalarında olduğu gibi kişisel harcamalarında da sadeliği ön planda tutardı. Lüks ve israfa kaçan süslü elbiseleri giymeyi sevmezdi.  Süslü elbiselerin kadınlara yakıştığını düşünür ve erkeklerin böyle giyinmelerini de doğru bulmazdı.  Günün birinde oğlu Şehzade Süleyman pek süslü ve parlak elbiseler giyinmiş ve pahalı mücevherleri takınmış olduğu halde huzuruna çıktı.  Oğlunun bu süslü giyimini gören padişah, şöyle dedi:  “Sen böyle giyinirsen anan ne giyinsin Süleyman? Anana takacak ziynet bırakmamışsın.” 

GALATASARAY LİSESİ “Gül Baba! Benden ne istersin?”

  GALATASARAY LİSESİ “Gül Baba! Benden ne istersin?” Galatasaray Lisesi Türkiye’de kuruluş tarihi en eski olan okuldur. Temeli Fatih Sultan Mehmet’in oğlu II. Sultan Bayezit tarafından atılmıştı.  Rivayet edilir ki: O zamanlar, Galata’nın arkasındaki sırtlar, yani Beyoğlu, muazzam bir ormanla kaplı bir kırlıktır. Avcıların gezip dolaştığı yerlerdendir.  Bir kış günü Sultan Bayezit da oralarda avlanmağa çıkar. Bugünkü Boğazkesen Caddesi’nin geçtiği vadide tipiye tutulur. Sığınacak bir yer ararken gözüne bacasından duman tüten bir kulübe ilişir ve hemen oraya at sürüp kapısını çalar…  Kapıyı beyaz sakallı, yüzü nurlu bir ihtiyar açar, “Buyurun padişahım!” der.  Sultan Bayezit içeriye girer. Girer ama şaşırır kalır; kulübenin içi gül saksılarıyla doludur. Fidanların hepsinde taze taze güller açmıştır. Padişah ile münzevi derviş saatlerce sohbet ederler.  Sultan Bayezit kalkacağı sırada: “Gül Baba! Benden ne istersin?” deyince münzevi de: “Padişahım, burada bir...

OSMANLI’DA “DELİLER” BÖLÜĞÜ

 OSMANLI’DA “DELİLER” BÖLÜĞÜ 15. yüzyılın başından itibaren Osmanlı ordusunda Balkan kökenli “deliler” diye bir bölük oluşturulmuştu. Gözü pek, hiçbir şeyden yılmayan ve akıllarına ne eserse yapan bu askerlere “deliler” denmesinin bir nedeni cesaretleri, bir nedeni de garip giyimleriydi.  Başlarına pars veya benekli sırtlan postundan yapılma başlıklar takar, ayı, pars, aslan veya sırtlan postundan yapılmış şalvarlar giyerlerdi. Giysilerinde kullandıkları tüm postlar kılları dışarıya dönük giyildiği için, delileri ilk görüşte gerçek hayvanlardan ayırmak da kolay değildi.  Delilerden başarılı olanları ‘ağa’ olur, ağaların en başarılısı da ‘delibaşı’ sıfatı kazanırdı. Törenlerde koruma olarak sadrazamın önünden yürüyen deliler halk tarafından da cesaretleri nedeniyle büyük saygı ve takdir görürlerdi.  Bazı Osmanlı padişahlarının, özellikle de III. Selim’in kılık değiştirip halk arasında gezeceği zaman sık sık ‘deli’ kıyafeti giydiği söylenmektedir.

Tarihi Değiştiren Bilginler

 Tarihi Değiştiren Bilginler  ‘Yerçekimi kaşifi’ Newton’dan ‘gezegenler hakimi’ Kopernik’e, ‘matematiğin prensi’ Ömer Hayyam’dan ‘suyun gizli gücünü’ ortaya çıkaran Arşimet’e, ‘tıbbın babası’ Hipokrat’tan ‘kuduzun belalısı’ Pasteur’e varıncaya dek, onlarca bilim adamı, yer kürenin dört bir yanında günümüz dünyasının bilimsel çatısını örmek için dinmek bilmez bir iştahla çalıştı. Kah atomları, kah gezegenleri; bazen mikropları bazen de sayıları "Sayıların babası / PİSAGOR Yirmi asır boyunca tıbbı tekeline aldı; yemini ile doktorların vicdanı oldu / HİPOKRAT Geometrinin babası / ÖKLİD Hamama girdi; çıktığında tarihe geçmişti. Suyun kaldırma prensibini gözler önüne serip, geometriyi hallaç pamuğu gibi attı / ARŞİMET Cebiri hayatımıza sokan; ‘Sıfır’ın mucidi büyük İslam bilgini / HARİZMİ ‘İslam dünyasının Einstein’ı’ / EL KİNDİ Geometrik kavramların mimarı; insanoğlunun yıldızlara açılan gözü oldu / BATTANİ Işığın sırlarını Batı’dan altı asır önce çözen İslam alimi / İBN HEYSEM Dü...

ÜNLÜ KİŞİLERDEN HAZIR CEVAPLAR

 Pers Sultanı iki adamı ölüme mahkûm etmişti. Sultanın atını ne kadar sevdiğini bilen adamlardan bir tanesi yaşamını bağışlarsa, bir yıl içinde ata uçmayı öğretebileceğini söyledi.  Kendini dünyadaki tek uçan ata binerken düşleyen sultan bunu kabul etti.  Öteki adam inanmayan gözlerle arkadaşına baktı ve “Atların uçamadığını biliyorsun. Nasıl olup da böyle delice bir fikirle çıkabildin ortaya? Yalnızca kaçınılmazı geciktiriyorsun o kadar.”  “Pek değil” dedi birinci mahkûm fısıltıyla.  “Kendime dört özgürlük şansı veriyorum. Birincisi sultan bu yıl ölebilir. İkincisi ben ölebilirim. At ölebilir. Ve dördüncüsü... Belki ata uçmayı öğretebilirim!” && Henry Ford, 1903’te on bir ortağıyla ve on işçisiyle birlikte eski vagon fabrikasında, bugün dünyaca ünlü olan araba fabrikasının ilk adımını atmıştır. 1908’de el emeğiyle üretilen Model T’nin tutulmasıyla talepler yetiştirilemez hâle gelir ve hareketli montaj hattı kurularak seri üretime geçilir. Böylece otomot...

Ünlü Kişilerden Sözler

Resim
  “Sakın sofrada tartışmaya kalkmayın: Nasıl olsa aç olmayan kazanacaktır.”  Whately 

Emekliye fark ödemesi için tarih belli oldu

Resim
  Emekliye fark ödemesi için tarih belli oldu Emekli maaşlarına yapılan zam, SSK ve Bağ-Kur’lular için yüzde 15,75 oranında gerçekleşmişti. SSK emeklilerine zamlı maaş ödemeleri dün başladı, Bağ-Kur emeklilerinin maaşları ise 25 Ocak’ta hesaplarına yatırılacak. En düşük emekli maaşının 14 bin 469 TL’ye yükseltilmesiyle birlikte, önceki maaşı 12 bin 500 TL olan emekliler arasında oluşan 1.969 TL’lik fark için SGK, ek ödeme takvimi açıklayacak. Peki, emekliler ne kadar maaş alacak ve maaş farkları nasıl hesaplanacak? İşte, 4A, 4B ve 4C emekli maaşları ile ödeme tarihlerine dair tüm detaylar… Bağ-Kur (4B) ve SSK (4A) emeklilerinin maaşları, son 6 aydaki enflasyon oranına göre yüzde 15,75 artış gösterdi. Bu artışla birlikte, en düşük emekli maaşı 12 bin 500 TL’den 14 bin 469 TL’ye çıkarıldı. Emekli maaşı düzenlemesine ilişkin gözler Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne çevrilmişti, ancak TBMM sürpriz bir şekilde 28 Ocak’a kadar tatile girdi. Bu arada, SSK emeklileri zamlı maaşlarını almaya ...

Nice Aşk Yitirdim Ben

Kışkırtıcı bir bakışıyla çılgına döndüğüm, bir dudak büküşüyle ağulu acılar çektiğim, kahkahalarıyla şenlenip gözyaşlarıyla kederlendiğim, bir tanrıça katına çıkartıp tapındığım, kutsal mabetlerinin sunaklarına hayatımı bir adak gibi bırakmayı arzuladığım, memelerinde, kasıklarında, kalçalarında, bacaklannda, boyunlarında adanmış topraklarda dolaşan bir sofu gibi vecd içinde kendimden geçerek dolaştığım, ayaklarına kapandığım, göğüslerinde ağladığım, saçının bir teline halel gelmesin diye fütursuzca ölüme yürüyeceğimi hissettiğim, bazen öldürmeyi şiddetle istediğim, onda yok olup onla var olduğum, bana her defasında aşkı, acıyı, sevinci, hayatı ve ölümü yeniden öğreten kadınlar yitirdim ben. Kızıl bir kor gibi örslerine bıraktığım ruhumu bazen sert darbelerle, bazen yumuşak dokunuşlarla şekillendiren, benden bir başka ben yaratan, onun her şeyi, babası, oğlu, kardeşi, kocası, sevgilisi olduğum, onu her şeyim yaptığım, varlığıyla her şeyin tadını, kokusunu, görüntüsünü değiştiren, sırad...

Fıkra Namaz Nükteleri

  Bektaşi'nin biri hocaya gitmiş:  - Hoca bak, Kuran'da açık açık yazıyor:  "Namaz kılmayın!"  Hoca köpürmüş:  - Nerede yazıyor, göster bakayım!  Bektaşi almış eline Kuran'ı, Nisa suresinin olduğu sayfayı açmış ve göstermiş hocaya ayeti!  Hoca şaşırmış elbet...  Biraz dikkatli bakmış ayete:  - İyi de bunun başında "sarhoşken" var!  Burada "Sarhoşken namaz kılmayın" diyor!  Bektaşi arkasına yaslanmış:  - Valla ben o kadarını bilmem!  Hem de Oruçluydum  Camide gencin biri çok güzel namaz kılıyormuş.  Onu görenler gıptayla:  - "Vay be ne kadar da huşu içinde namaz kılıyor" demişler.  Genç namazını bitirmiş, Kendine bakanlara dönerek:  - "Sadece namaz mı? Ben hem de oruçluydum." demiş.  Hızlı İmam Çok hızlı teravih kıldırmayı bir marifet sayan hoca efendi arkadaki cemaat kan ter içinde bırakıp namaza devam ederken, camiden içeri geç kalmış biri girer.  O sırada yanında bulunan kan ter içindek...

Mutluluğun Sırrı

 Mutluluğun Sırrı  Mahallesindeki kahvede sohbet eden adama arkadaşları ;  "Senin yaşantına hayranız, eşin ve çocuklarınla çok mutlu bir yaşantın var. karının bir dediğini iki etmiyorsun. Bu mutluluğun sırrını bizede anlat yoksa pısırık olduğunu düşüneceğiz" derler.  Adam kısaca anlatayım der,  "Düğünümüz bittikten sonra karım kendi atına bende kendi atıma bindik evimize doğru gidiyoruz. Benim bindiğim atın ayağı takıldı ve sendeledi.  Karım eğildi ve benim atıma  "Bir" dedi  Az sonra atım tekrar aynı şekilde tökezleyince eşim eğilip atıma  "İki" dedi.  Bir sure sonra atım tekrar aynı şekilde tökezleyince eşim atından indi ve atıma "Üç" dedi.  Ve çeyizinden çıkardığı tabancası ile atımı alnından vurdu.  Ben şok olmuştum.  Eşime hışımla çıkıştım.  "Neden vurdun atı yazık değil mi, manyak mısın sen kadın" diye bağırdım.  Karım arkasını döndü ve bana "Bir" dedi.  O gün bu gündür Karımın bir dediğini iki etmedim...

İnanç

 İnanç  Yaşlı kadın oldukça dini bütün bir insanmış. Her sabah kapısının önüne çıkar ve yüksek sesle dua edermiş:  -"Tanrım bize verdiklerin için sana şükürler olsun" O'nun bu duasının ardından, her seferinde yan komşusunun sesi duyulurmuş:  - "Tanrı yok kadın. Tanrı yok diyorum sana !"  Yaşlı teyze bu olaya ne kadar sinirlense de, belki bir gün gerçeği anlar ümidiyle sabreder, komşularına örnek olmak, için de her sabah duasına devam edermiş.  Ancak; O ne kadar sabırlı ve azimliyse, kötü komşusu da, o kadar azimliymiş. Bir akşam, komşusu yaşlı teyzeye bir oyun etmeye karar vermiş. Hiç üşenmeden kalkıp markete gidip, bir sürü meyve sebze ekmek vs. alıp torbalara doldurmuş ve yaşlı teyzenin kapısının önüne bırakmış.  Ertesi sabah teyze kapıyı açıp da yiyecekleri görünce çok şaşırmış ve sevinçle bağırmış:  - "Sana şükürler olsun Tanrım. Bu gönderdiğin yiyecekler için sana şükürler olsun!!!"  Ağacın arkasından O'nu seyreden ve gördüğü manzara kar...

NERON

Resim
NERON Dünya tarihinin en zalim ve eli kanlı hükümdarlarından biri olan Neron, Roma imparatorlarındandı. Annesi, Agrippina isimli bir kadındı. Bu kadın, kocası öldükten sonra imparator Claidius'la evlenmiş, oğlu Neron'un imparator tarafından evlat edinilmesini sağlamıştı. Asıl maksadı ise bir yolunu bulup onu hükümdar yapmaktı. Nitekim bir süre sonra kocasını zehirleyerek öldürdü ve sentoyu da kendi safına çekip henüz 17 yaşında bulunan Neron'u imparator olarak ilan ettirdi. Acımasız bir katil olan Neron ise imparatorluğun asıl veliahdı olan üvey kardeşini hemen ortadan kaldırıp kendisini emniyete aldıktan sonra, devlet üzerindeki gücünü hazmedemediği annesini de öldürmekten kaçınmadı.  Karısından boşanıp onu da öldürttükte n sonra safahat alemleriyle gününü gün etmeye başladı. Hakkında en küçük şüphe duyduklarını h e m e n yok ediyor, evlerini ve sokaklarını beğenmediği Roma'yı yakıp yeniden inşa etmek istiyordu. Bir süre sonra bu çılgın emelini de gerçekleştirerek bütü...

MUSTAİN

 MUSTAİN (12. Abbasi halifesidir - Nasıl Öldürüldüler?)  12. Abbasi halifesidir. Samarra'da görev yapmaktayken, hilafet merkezini değiştirerek Bağdat'a çekilince, buradaki Türk birlikleri Mu'tez'i halife seçip biat ettiler. Bağdat ve Samarra'da bulunan halifeler bir yıldan daha fazla bir süre mücadele ettikten sonra, Mustain mağlubiyeti kabul edip çekildi. Ancak Vasıt şehrine gitmek isterken, yolda Mu'tez taraftarlarınca yakalanıp öldürüldü. 866 yılında yaşanan bu olay sırasında Mustain Billah 35 yaşında bulunuyordu. Asıl ismi Ahmed'dir.

ALPARSLAN (1072)

Resim
  ALPARSLAN (1072) Büyük Selçuklu Devleti hükümdarlarındandır. 1071 yılında kazandığı Malazgirt Meydan Muharebesi ile Anadolunun kapılarını Müslüman Türklere açmış, bir çok zaferler kazanarak devletini, imparatorluk haline getirmiştir.  Selçuk Bey'in oğullarından Çağrı Bey'in küçük oğlu olup, iki ağabeyi ile giriştiği mücadeleden galip çıkarak ve onların hayatlarına dokunmayarak sultan olmuştur.  1072 yılında kalesini muhasara ettiği Yusuf Harizmî isimli bir kumandan tarafından, kendi çadırında, hançerlenerek şehid edilmiştir. Gerçek bir cani ve batinî olan Yusuf Harizmî daha fazla mukavemet edemeyeceğini anlayınca içkili bir eğlence tertip etmiş; gece yarısı, ele geçmesinler diye eşini ve üç çocuğunu öldürmüş, sabaha doğru teslim olacağını ve Alparslan'la görüşmek istediğini bildirmiştir. Sultanın kendine olan aşırı güveninden istifade ederek yanına kadar sokulmuş ve çizmesi içine gizlediği hançeri ile Alparslan'ı göğsünden vurarak şehid etmiştir. Tabi hemen yakalanan ...

GAZNELİ SULTAN MESUD (1041)

  GAZNELİ SULTAN MESUD (1041) Gaznelilerin büyük hükümdarı Mahmud'un vefatından sonra yerine küçük oğlu Muhammed geçtiyse de, ağabeyi Mesud kısa bir süre sonra onu tahtından indirip hükümdar oldu. Mesud, Muhammed'in gözlerine mil çektirip bir kalede hapsetti ve uzunca süre tahtta kalmayı başardı. Fakat sonunda Dandanakan Meydan Muharebesi'nde Selçuklulara yenilince gücünü kaybedip kaçtı. Ordusunun da isyanı üzerine hapiste bulunan kardeşi Muhammed ikinci kez sultan yapıldı. Mesud yakalanarak esir edildi, Mesud, zincire vuruldu, hanımı Sare Hatun ile beraber Öldürüldüler?  Gîri Kalesi'ne hapsedildi ve bir müddet sonra da Oğlu Mevdud, amcası Muhammed'e isyan ederek Gazne'ye girdi ve henüz dört ay kadar tahtta oturabilmiş olan sultanı yakalayarak öldürttü. Gazneliler bundan sonra da taht mücadeleleri ile iyice yıprandılar ve nihayet 1191 yılında son Gazneli Sultanı Hüsrev Melik ve oğlu Behramşah, Gur Hükümdarı Gıyaseddin Muhammed tarafından esir edilip öldürülünce ...

Çavuşesku

Resim
  Çavuşesku (1989) Komünist Romanya'nın devlet başkanı ve gelmiş geçmiş en büyük diktatörlerinden biridir.  1918 yılında doğmuş, öğrenciliği yıllarında komünist gençlik hareketlerine katılmış, komünist partiye girip çeşidi görevler yaptıktan sonra 1965 yılında devlet başkanı olmuştur.  1989 yılına kadar tam 24 yıl ülkeyi tek başına yöneten ve halkının büyük nefretini kazanarak sonunda isyan etmelerine sebep olan komünist lider, askerlerin 17 Aralık 1989 tarihde, bir gösteri sırasında Macar asıllı halkın üzerine ateş açmaları emrini vererek kendi sonunu hazırladı.  Dalga dalga yayılan ve bütün ülkeyi kaplayan isyan artık Çavuşesku iktidarının bittiğini gösteriyordu.  Nitekim bu korkunç halk isyanını bastıramayacağını anlayınca ülkesinden kaçmaya çalıştı. Bir süre gizlendikten sonra polise sığındı ve onlar da kendisini askerlere teslim ettiler.  Kısa bir yargılamadan sonra idamına karar verildi ve başlarına gelen felaketi anlamakta hâlâ zorlanan karısı ile be...

Enver Sedat

Resim
  Enver Sedat (1981) Mısır'ın üçüncü cumhurbaşkanı olan Enver Sedat 1918 yılında doğmuştur. Öğrenciliği sırasında siyasî faaliyedere girişmiş; 1952 yılında Kral Faruk'a karşı gerçekleştirilen askerî darbeye katılarak kendisini tanıtmış, 1970 yılında da halefi Cemal Abdunnasır'ın ölümü üzerine Mısır devlet başkanı olmuştur.  Dinî hassasiyetten uzak, batı yanlısı ve İsrail dostu bir diktatör olarak tanınan Enver Sedat tek başına iktidarda kaldığı 11 yıllık süre içinde pek çok zülüm ve işkencelerle halkını sindirmiş; özellikle İslâmî kuruluşlara cephe alarak tam bir Firavun edasıyla hareket etmiştir.  Ülkesinin Sovyetler Birliği ile olan ilişkilerini de keserek batıya açılmayı isteyen döktatör, Arap-İsrail Savaşı'ndan sonra Menahem Begin'le birlikte, güya barış çabalarına destek verdiği için 1978 yılında, Nobel Barış ödülü ile taltif edilmiştir.  1981 yılına gelindiğinde artık bu diktatörün yok edilmesine karar veren ve Mısır ordusunda yüzbaşı rütbesinde görev yapan Ha...

CHE GUAVARA (1967)

Resim
  CHE GUAVARA (1928 - 1967)  İlginç hayat hikâyesi ve devrimci kişiliğiyle dünya komunisderinin idollerinden biri olmayı başaran Che Guavara, 1928 yılında Arjantin'de doğmuş; zeki, atak, cesur ve maceraperest bir genç olarak yetişmiş ve tıp tahsilini tamamlayarak doktor olmuştur.  Bu tahsil sırasında Latin Amerika'yı baştan başa dolaşan ve motosikletiyle geçmedik yer bırakmayan genç adam halkların yoksulluğunu ve bir kurtuluşa muhtaç olduklarını düşünerek Marksizmi benimseyip komünist ideolojiye kendini adamıştır.  Bu uğurda akıl almaz mücedelelere atılan genç doktor, Küba'da sosyalist bir ihtilal gerçekleştirmek isteyen Fidel Kastro ile tanışmış ve onunla birlikte Küba'ya geçerek mücadeleden başarıyla çıkmıştır. Kübalı olmadığı halde kısa sürede yeni iktidarın en tanınmış adamı olan Che Guavara ülkenin merkez bankasına başkanlık yaptığı gibi bir süre sonra sanayi bakanlığına getirilmiştir.  1964 yılında Kastro'dan sonra Küba'nın ikinci adamı gibi görünen Che Gu...

SEYYİD KUTUP (1966) (Kahire'de öldürüldüler?)

Resim
  1906 yılında Mısır'da doğmuştur. Köklü ve varlıklı bir ailenin dört çocuğundan biri olarak büyümüş, zekası ve çalışkanlığı sebebiyle başarılı bir öğrenim hayatı geçirmiş, sonra yazarlık yapmaya başlamıştır.  Hemen her sahada 192 kalemini başarıyla kullanan Seyyid Kutup, bir ara eğitim kastıyla Amerika'ya gönderilmiş ve burada iken Hasan El Benna'nın şehadet haberini alınca, İhvan-ı Müslimîn'e katılmaya karar vermiştir.  Nitekim 1950 yılında Mısır'a döndükten sonra çalışmalarını daha çok, Müslüman Kardeşler Teşkilatı'nın ilerlemesi ve Hasan el Benna'nın görüş ve düşüncelerinin yaygınlaşmasına teksif etmiştir.  Tabi yazılan ve mücadelesi sebebiyle tutuklanarak hapse atılmıştır. 15 sene kadar süren mahpusluğunun 10 senesi hapishane hastanesinde geçen Seyyid Kutup, burada hiç durmadan çalışarak en büyük eseri sayılan Fî Zilâli'lKuran (Kur'anın Gölgesinde) isimli tefsirini yazmıştır.  Yapılan mahkemeler sonunda, onun insanları devlete karşı kışkırtıp ka...

MALCOLMX (1965)

Resim
 MALCOLMX (1965)  Amerikalı Müslümanların unutulmaz liderlerindendir. 1925 ydında Omaha Nebraska'da doğmuştur. Zenci bir rahip olan babası Earl Litte, Malcolm henüz altı yaşında iken beyazlar tarafından öldürülmüştür.  Çocuklarını geçindiremeyecek duruma düşen annesi ise çıldınp, akıl hastanesine kapatılmış; evi ve ailesi dağılan küçük Malcolm, son derece ağır şartlar altında bir çocukluk dönemi geçirmiştir.  Beyazların, sırf derisinin rengi sebebiyle kendisini ve ırkdaşlarını sürekli aşağıladığını görerek ve geçimini temin için bir iş bulmakta zorlanarak gençlik dönemini yaşamış; bu arada içki, kumar ve uyuşturcuya müptela olup dengesiz bir hayata sürüklenmiştir.  Hırsızlık sebebiyle tutuklanıp hapse aldığında henüz 21 yaşındadır ve beyaz yargıçlar en fazla üç yıl hapis cezası vermeleri gerekirken onu 10 yıla mahkum etmişlerdir. Gençliğinin en güzel yıllarını hapishanede geçiren Malcolm, burada iken kendisinin bir peygamber olarak gönderildiğini iddia eden Elij...

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Resim
COĞRAFİ KONUM   Türkiye'nin güney doğusunda yer alır. Nüfus miktarı ve yüz ölçümü ile en küçük bölgemizdir. Türkiye yüz ölçümünün % 7,5'ini kaplayarak bölgeler arasında yedinci sırada bulunur.  YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ   Bölge genel olarak ova ve platolarla kaplıdır. Yer şekilleri tarıma elverişlidir. Batıdan doğuya doğru ve güneyden kuzeye doğru gidildikçe yükseklik artar. Karacadağ volkan konisi (1919m) ile Mardin – Midyat Eşiği (1200-1300 m) yükseltinin fazla olduğu yörelerdir. Şanlı Urfa, Gazi Antep, Adıyaman platolarının ortalama yükseltisi 500 -1000 m arasındadır. AKARSU ve GÖLLERİ  Başlıca akarsuları kaynağını Doğu Anadolu Bölgesi’nden alan Dicle ve Fırat’tır. Fırat'ın Nizip, Göksu kolları, Dicle'nin ise Botan, Garzan, Batman kolları bölgeye yayılmıştır. Bölgede tabii göl yoktur. Sadece Fırat ve Dicle üzerine kurulmuş baraj gölleri yer alır.  İKLİM ve BİTKİ ÖRTÜSÜ Özellikle bölgenin batısında Akdeniz ikliminin genel özellikleri görülür. Yazları k...

Türk Tarihi (Geçmişte Kurulan Beylikler)

Türkiye Tarihi Malazgirt Savaşı (1071) ile başlayan ve bugünkü sınırlarımız üzerinde, Türklerin kurduğu devletlerin tamamının birden oluşturduğu Türkiye Tarihi'nin ilk bölümünü ilk Türkmen Beylikleri oluşturur. Anadolu'da İlk Türk Beylikleri Danişmentliler Danişmentliler 1080 yılında Sivas merkez olmak üzere kuruldu. Kurucusu Melikşah'ın komutanlarından Danişmentoğlu Ahmet Gazi'dir. Bizanslılar'a ve Haçlılara karşı mücadele etmişlerdir. Danişmenliler'in varlığına 1178 tarihinde Anadolu Selçuklu hükümdarı II. Kılıç Arslan son vermiştir. Saltuklular Saltuklular, 1072'de Erzurum merkez olmak üzere kurulmuştur. Kurucusu Alp Arslan'ın komutanlarından Ebulkasım Saltuk'tur. Haçlılar ve Gürcülerle mücadele etmişlerdir. Saltukluların varlığına 1202'de Anadolu Selçuklu hükümdarı Rükneddin Süleyman Şah son vermiştir. Mengücekliler Mengücekliler, 1080 tarihinde Erzincan merkez olmak üzere kurulmuştur. Kurucusu Alp Arslan'ın komutanlarından Mengücek Gazi...

KOLAY PEYNİRLİ PİDE

Resim
  Malzemeler : (4 kişi için) 4 adet Yufka 400 gr Beyaz Peynir 6 adet Domates 5-6 Sivri Biber 3 adet Yumurta 1 su bardağı Sıvı Yağ 1 demet Maydanoz Tuz, Karabiber Hazırlanışı : Maydanozu kıyıp peynirle karıştırın. Domatesi dilimleyip sivri biberleri ikiye kesin. Ayrı bir kapta iki yumurtayı, sıvı yağı ve yoğurdu karıştırın. Yufkaları sekizer parçaya bölün, iki parçayı üst üste getirip üzerine yoğurtlu karışımdan sürün. Peynirle maydanozu ilave edip sarın. Ortasını bıçakla yarıp domates dilimi ve sivri biber yerleştirin. Hazırladığınız peynirli pideleri yağlanmış fırın tepsisine dizin. Kalan bir yumurtayı çırpın ve tepsideki pidelerin üzerine sürün,  150 derecede ısıtılmış fırında pişirin. Çay veya arzu edilen bir içecekle servise sunulur.

KIYMALI KOLAY SU BÖREĞİ

Resim
  Malzemeler : (6 kişi için)  5 adet Yufka 300 gr Kıyma 1 şişe Soda 1 adet Soğan 2 adet Domates 2 adet Sivri Biber 5 adet Yumurta 1 paket (250 gr) Margarin Tuz, Karabiber Hazırlanışı : Kıymayı incecik doğranmış soğanla birlikte çok az yağda kavurun. Domatesleri ve sivri biberi doğrayıp ekleyin.Tuz ve karabiberle karıştırın. Diğer tarafta, bir paket margarini eritin. İçine sodayı ve yumurtaları katıp çırpın. Tepsiyi yağlayın. Yufkaları her katını bu karışımla yağlayarak kat kat dizin. Ortasına kıymalı içi yayın.Tekrar yufkaların kalan kısmını aralarını yağlayarak tepsiye yerleştirin. Üzerine kalan karışımı sürün. Vaktiniz varsa bir gece buzdolabında ya da balkonda bekletin. Vaktiniz yoksa, hemen de kızartabilirsiniz. 180-200ºC fırında kızartın. Dilimleyerek servis yapın.

TARİHİMİZDEN KISA KISA…

Kanuni Sultan Süleyman Zigetvar Seferi’nde iken Macaristan’da öldü. Cesedi tahnit edilirken, kalbi, ciğerleri, bağırsakları çıkarılarak kıymetli murassa bir altın kaba konarak Macaristan toprakları içerisinde meçhul bir yere gömüldü. *** Özdemiroğlu Osman Paşa Gürcistan seferinde parasız kalmış, askerlerin aylığını verememişti. İstanbul’dan para gelinceye kadar kendi mührü ile köseleden para bastı ve askerlere dağıttı. Paşanın itibarı o kadar büyüktü ki, bu kösele paralar altın yerine geçti ve İstanbul’dan para geldiğinde altın ile değiştirildi. *** Sultan IV. Mehmet zevcesi Hatice Gülnuş Sultan’ı çok severdi. Macaristan seferine giderken onu som gümüşten yapılmış bir araba içinde yanında götürmüştür. *** Sultan IV. Mehmet (Avcı Mehmet) bir av gezisi sırasında Trakya’da bir köylü çocuğu görmüştü. On dört yaşındaki bu oğlanın sol bacağı, ayak bileğinden diz kapağına kadar keçi gibi kıllıydı. Padişah çocuğa 100 altın hediye etmişti. *** I. Mahmut çiçeği çok severdi. Hususi hayatında sorg...